Burçlara Göre Hayatın Gerçek Anlamı
AKREP
Bilinçsizi bilinçliden ayırmak
.Akrep’in hedefi budur. Bütün sahteciliği yok edip, korkunun duvarları arasında
saklananları açığa çıkarmak.En temel gerçeği veya hayatını dönüştürecek son
kavrayışı aramak üzere bilincinin derinliklerine dalmak. Rahatlatıcı her
yalanı, yatıştırıcı her yarı-doğruyu, her Sahte pembe tabloyu bozmaya, kendini
tanımaya kesin bir şekilde kararlı ve keskin bir akıl. Bunlar Akrep’in
kaynaklarıdır. İçgüdüsel olarak kuşkucudur. “Ne görürsem göreyim, gerçek bundan
fazladır.” Akrep bu içsel yolculukta gölgelerin kapanına düşmezse araştırarak, hissederek
içsel araziyi algılayarak olgunlaşır ve derinleşir.Stratejisi, sağlıklı şüphe
ve kendinden bir adım uzaklaşıp Perspektif kazanmaktır. Akrep bu içe bakış
sırasında iki gölge arasında sıkışır: kendini çok fazla tanımak veya çok az
tanımak. Bunlardan birine yakalandığında bütün yoğunluğu zehre dönüşür. Kendini
tanıma perspektifi kaybedecek kadar hızlı gelişirse,Akrep’in buldukları bazen
yüzleşebileceğinden çok fazla olur.Karmaşık, çözülemez bir ruhsal durumla
çökebilir.Kendini az tanıma da aynı oranda olumsuzdur. Kendisi hakkında tatsız
veya korkutucu bir şeyi kasıtlı olarak bilincinden uzak tutmaya çalışabilir.
Bir süre sonra, bilinçdışına itilen fakat ortadan kaybolmamış kaygıların
kaynağının izi silinip nedeni bilinmeyen bir doyumsuzluğa dönüşür. Ve Akrep
yanlış hedefe yönelir: para, güç, bir toz taneciği barındırmayan ev Öğrenmesi
gereken; yaşamın verdiği içsel vizyonu başkalarıyla mütevazı bir şekilde
paylaşmak, kendini aşırı ciddiye almaktan biraz vazgeçip kendine gülebilmektir.
ASLAN
Kendini ifade etmek - Aslan’ın hedefi
budur. İçsel durumunun dışsal sembollerini yaratmak. Sıcak, özgüvenli ve
kendini ifade eden bir tarzda dünyaya ait olduğunu hissetmek Aslan’ın
konularıdır. Yaratıcılık, tiyatrosallık, yaşam şevki: sevgi ve beğeni toplayan
bir performansın tüm unsurları Aslan’ın kaynaklarını oluşturur.Bütün geleneksel
yaratıcılık alanları Aslan’ın içsel dünyasını dışarı çıkarma
kanallarıdır.Oyunculuk, dans, hikaye anlatma, övgü alışverişi, hepsi de
Aslan’ın patikasında bulunur. Aslan dolaysız bir yaratıcı kulvar seçtiğinde
daha iyi parlar. Sahnede olmak, dikkat çekmek için güçlü bir istek söz
konusudur. Stratejisi içtenlik ve risk alabilmektir. Kendimizi bu Stratejilere
göre ortaya koyar -ve bunun için alkışlanırsak- kendimizi güvenli, dünyadaki
yerimiz konusunda olumlu hissederiz. Hayat bize daha dostça ve zevkli gelir. Bu
Aslan’ın gelişimidir. Aslan’ın gölgesi riski göze alıp kendini ortaya
koyduğunda ve alkışlanmadığında ortaya çıkar.Bu durumda Aslan içine kapanır ve
bir daha asla riske girmez.İnsanların onayını alma arzusuyla kendisine ters düşse
de “insanları memnun etme” ve gösteri krizine kapılabilir. İçine kapanma,
genellikle kibre ve egomaniye yol açar. İkinci durumda amaca hizmet etmeyen bir
patırtıya dönüşür. Duygusal ilişkilerinde gururu onu basit bir şekilde sevgiyi
istemekten alıkoyabilir. Arzuladığı ilgi ve onayı görmezse kalbi kadar gururu
da yaralanır. Öğrenmesi gereken; kendi iç süreçleriyle ilgili somut kanıtları,
dürüst, yaratıcı,hesapsız bir şekilde ortaya koymak.Onaylanmaktan bağımsız
güven duygusunu geliştirmektir.
BALIK
Kendini aşmak, farkındalık Balık’ın hedefi
budur.Balık yaşamın dramaları karşısında kendini aşma, esinlenme ve Sükunet
deneyimleme yönümüzü temsil eder. Balık burcu ruhsal deneyimler yaşamak,
fizikötesi dünyalara ulaşmak veya bir hapishane gibi gördüğü bedeninin
sınırlarından kurtulmak için büyük istek duyar. Empati, duygudaşlık ve şefkat
Balık’ın kaynaklarıdır. Balık’ta kişilik esnektir. Değişken koşullara göre
eğilir, bükülür ve akar. Başka insanları anlamak, onlara şefkat duymak ona
doğal gelir. Bu dünyanın değerlerine önem vermez. Balık, dinleyen ve
yargılamadan düşünen büyük spiritüel danışmanların burcudur. Balık’ın amacına
erişmek için yaşamımızın adımız, rütbemiz ve seri numaralarımızdan fazlasını
içermesi gerekir. Balık üstün anlamda dünyayı gözlemlemek yerine, dünyayı
gözlemleyen aklı gözlemler. Balık’ın stratejisi dünyayı bırakmaktır. Yöntemi,
objektif evrene inancı yıkmak üzerinde yoğunlaşmıştır. Balık, yaratmak için bu
kesinlikten kurtulmalıdır. Balık “büyük kaçışın” burcudur. Dünyadan kaçışın değil,
daha ziyade güçlendirdiğimiz egolarımızın zulmünden kaçışın. Rekabetten uzak
durmak, yardıma hazır olmak, şefkat,merhamet - eğer Balık bu davranışları
geliştirebilirse, dünyasal varlıklarının iniş çıkışlarını, kaygılarını
olgunlukla, ağırbaşlılıkla izleyebilirse çok canlı ve uyarıcı bir hayat onun
gelişimsel hedefini destekler
BAŞAK
Kusursuzluk - Başak’ın hedefi budur. Kendi
potansiyellerinin en üst, en arıtılmış düzeyine çıkmaktır.Hangi doruğa ulaşırsa
ulaşsın hedefi daha yukarıdır. Saflık, doyum, anlam içerme, zor işler ve
ulaşılması zor hedefler Başak’ın konularıdır. Başak’ın ana kaynağı kişisel
dönüşüme duyduğu açlık ve mükemmellik duygusudur. Gerçeklerle ilgili kılı kırk
yaran, vicdanlı bir dürüstlüğü vardır. Mükemmel ile gerçek arasındaki gerilim
Başak’ın büyümesini hızlandırır, yönlendirir ve onu değişime zorlar. Asla
halinden memnun, kayıtsız değildir. Repertuarında tembellik yer almaz. Kişisel
önemini abartmaya karşı kendini sigortalamış olması onu mütevazı yapar.
Stratejisi hizmettir. Başak kendisine içsel olarak bakar, parlatılabilecek
özelliklerini bulur ve pragmatik gerçekçiliğiyle yollar bularak bunları dünyaya
sunar. Özen, dikkat ve sabır gerektiren işler, sorumluluk duygusu, insanlara
hizmet Başak’a çok doğal gelir. Gölgesi kaynağı olan kusursuzluk anlayışının
çarpıtılmasıyla ortaya çıkan sakatlayıcı ve yok edici öz eleştiridir. Bunu dış
dünyaya eleştiricilik, alaycılık ve çevresindeki herhangi bir şeye (veya her
şeye) olumsuz bakarak yansıtabilir. Öğrenmesi gereken; kendisini affetmektir.
Kendisini yargılama kapasitesini kendisini olduğu gibi kabullenerek
törpülemelidir. Aksi taktirde, sıkıcı bir şüphe ve kendini kısıtlama çizgisine
gider. İçsel bir eksikliğini özverili davranarak saklama duygusundan
kurtulmalıdır. Detaylarda kaybolmadan bütünü görebilmesi için gerekli ile
gereksizi ayırmasını öğrenmesi şarttır.
BOĞA
Huzuru bulmak ve onu korumak - Boğa’nın
hedefi budur.Dinginlik. Sınırsız bir karmaşıklık içinde yine de sade olmak.
Kavranamayacak kadar derinliğe sahip olmak, ancak bunun üzerinde konuşmaya
ihtiyaç duymamak. Karmaşıklıktan kuşku duymak Boğa’nın kaynağıdır. İçgüdüsel
bir şekilde, kendi sessizliği ve sadeliğini bulabileceği ortamları arar. Sabit bir iş. Güven veren ilişkiler ağı. Sonsuz bir
pratiklikle kozasını örer. Doğal olarak denge, güvenlik ve huzur sunan herhangi
bir şeye ilgi duyar. Boğa’nın stratejisi sonsuz sadeleştirmedir. Varoluşa ait
melodramlar yoktur. Sadece hayatın özüyle -sağlık, gerçek, aşk ve sessizlikle-
baş başa kalana kadar ve buna sevgiyle karışık saygı duygusuyla yaklaşana kadar
yaşamın yavaş yavaş azalması vardır. Boğa’nın gölgesi iç huzuru dışsal
güvenceyle karıştırmaktır.Gerçekte içsel güvenceden doğan huzuru aramasına
rağmen, bunun Dış dünyada yansıması olan, para, varlıklar ve insanlar arası
deneyimsel-dengeyi saplantı haline getirebilir. Bu yüzden inatçı, materyalist,
günlük düzenini bozma korkusuyla kendini sıkıntıdan patlatan biri haline
gelebilir. Güvence zihinsel düzeyde de bir hareketsizliğe dönüşebilir.
İnatçılığı ve irade gücü gibi kaynaklar gölge olarak esnek olmamayı,
deneyimlere dar kalıplar içinde, hayal gücünden yoksun tepkiler vermeyi
doğurur. Öğrenmesi gereken; harekete ve değişime gönüllü olmak, gelişim İçin
esnek olabilmektir.
İKİZLER
Hayret duygusuna erişmek - İkizler’in
hedefi budur. İkizler algılamak ve kendisini gözlemle tıka basa doldurmak İçin
doğmuştur. Her zaman hareket halinde bulunmalıdır. Uyanık bir akıl İkizler’in
temelidir. Merak, yerinde duramamak, bunlar İkizler’in kaynaklarıdır. Fiziksel
canlılığı akılda da sürer, bu da ona bir başka kaynak sağlar: öğrenme, anlama
yeteneği. Bu hızlı zihinsel faaliyetler yargı ve mantık gücüne sahip olmaya
yönelik değildir. Ham algılamaya yöneliktir. Düşünmek değil, görmek önemlidir.
Sadece dünyaya şahit olmak ister. İkizler’in ana stratejisi deneyimdir. Aynı
anda birden fazla hayat yaşamak onu tembellikten uzak tutar. Diğer insanların
deneyimlerinden öğrenmek için dinler. Açık fikirli ve şaşırmaya gönüllüdür. Bilgiyi toplar, bağlantılar kurar ve yayar.
İkizler’in sürecinin aşırı hızlanması onun gölgesidir. Bu süreç yüzeysellikle
sonuçlanabilir. Tatsız gerçeklerle yüz yüze gelmeye zorlanırsa bilgiyi yeniden
yapılandırabilir.Ayrıca fazla yayılma,dağılma, sinirlilik ve her şeyin sürekli
krize dönüştüğü, anlamsız,heyecanlı ve kararsız yaşam tarzı da söz konusudur.
Aşırı yorgunluk, derinlikten yoksunluk ve nihayet duygusal tükenme yaşayabilir.
Öğrenmesi gereken; durup biraz nefes almak, sırf “akıl bilgisi” ile yetinmeden
gönülden bir katılımda bulunmaktır.
KOÇ
Var olmak -Koç’un hedefi budur. Koç dünyaya
savaşçılık, canlılık ve hayatta kalma güdüsü ile silahlanmış olarak gelir. Her
türlü yıldırmaya, pürüze ve kuşkuya rağmen istek ve iradenin üstün gelebilmesi
yeteneğini temsil eder. Dürüstlük, didişmecilik, heveslilik, bağımsızlık ve
cesaret Koç’un kaynaklarıdır.Boş teorilere kafa yormayan, gereksiz duygusal
inceliklerle vakit harcamayan, dışa dönük bir idealisttir. Gelişimsel
hedefleri; yaratmak, yenilikler ortaya koymak, ilerlemeyi, öncülük etmeyi
sağlayacak değişimi Üretmektir.Stratejisi hemen eyleme geçmektir. Koç tecrübesi
yaşayan Kişinin sürekli hissettiği “şu an” düşüncesidir. Geçmişe dair bir kaygı
taşımaz. Geleceğin neler getireceği ile ilgilenmez, çünkü gelecek henüz yoktur.
Ürettiği çok sayıda düşünceyi uygulamakta gösterdiği isteklilik Koç’un
sabırsızlığını ortaya çıkartır. Bu sabırsızlık Koç’un gölgesini oluşturur.
Hevesini kaybettiği anda yeni bir projeye yönelir. Ancak ateş ettikten sonra
nişan alma eğilimi nedeniyle girişimlerini ve projelerini sonuçlandırma
olasılığı düşük olur. Kaynağı olan cesaret ve mücadeleyi yaşamdaki amacını
gerçekleştirmek için kullanamazsa ateşliliğini ilgisiz bir hedefe yöneltip işe
yaramaz hale gelebilir.Öğrenmesi gereken; doyum için sabretmek, hiçbir çıkar
gözetmeden yaratmak ve gelişimine yardımcı gerilimlerden kaçmamaktır.
KOVA
Bireyliğin geliştirilmesi - Kova’nın hedefi
budur.Kova toplumun kendisiyle ilgili beklenti ve planlarını kendi gerçek
Bireyliğinden ayırmak, kendi hayatını yaşama hakkını savunmak için hiç bir
desteğe ihtiyaç duymadan dünyanın önünde durmak ister. Kova’nın kaynağı dehası
ve inatçılığıdır. Deha yeniyi öğretilmeyen Yollarla düşünebilme yeteneğidir. Ve
Kova bu Yetenekle donatılmıştır. Farklı düşünür. Ana akım dışındaki düşünce
Alanları onu mıknatıs gibi çeker. En ölümcül düşmanı kabile içgüdüsüdür Kova
pederşahi hiyerarşilere karşı içgüdüsel bir güvensizlikle doğar.Tek stratejisi
taviz vermeden kişisel özgürlüğünü ve bireyliğini korumaktır. Kova kimse onunla
aynı fikirde olmasa bile, seçimlerinin doğru olduğundan emindir. Kendisine
doğru uzanmış suçlayıcı parmaklara inatçılığı ile karşı durur. Aynı inatçılığı
onun gölgesidir. Kendi hayatını biçimlendirmek konusunda direneceğine,
geleneksel rolü izler. Ve mevcut özgürlük duygularını daha güvenli görünen
arenalarda sergiler. Dahi yok olur. Diğer gölgesi olan sembolik isyan başlar.
Bireyliğini ve olağandışı deneyimler yaşama hakkını savunacağına, bu enerjiyi
anlamsız tuhaf davranışları savunarak harcar. Bireyliği gelişmeyince bu
eksantrikliklerin arkasına gittikçe daha çok saklanır. Suni öz güvenine karşın,
mesafeli, hatta belki soğuk gözlerin altında boşluk ve kayıp bir insan bulunur.
Öğrenmesi gereken;gerçek gereksinmelerini ve dünyadaki gerçek amacını
belirlemek, kabul edilme arzusu ve sosyalleşme uğruna bireyliğinden taviz vermeden
kendini ifade etmektir.
OĞLAK
İnsanın doğası ile toplumsal kimliğini
birleştirmek - Oğlak’ın Hedefi budur.Oğlak bütünlüğün sembolüdür.Görülmez
kişisel öz ile gözle görülür toplumsal tavrın birleşmesi Oğlak’ın gelişimsel
hedefidir.Oğlak toplum içindeki yerini oluşturabilmek için
yenilgiler,belirsizlikler, küçük kazançlarla geçen uzun zamanlar ve engellerle
karşılaşır. Baskılara dayanabilmek için iki kaynağa sahiptir: sabır ve öz
disiplin. Diğer burçların aksine, o bekleyebilir. Kararını verdikten sonra, baskılara
aldırmadan rotasını çizer. Hedefe erişmek için doğal duyguların kontrol
edilmesi ve yönlendirilmesi gerekir. Sakıncalı olan bunların tümüyle
bastırılabilir olmasıdır.Oğlak’ın diğer kaynağı içgüdüsel pratikliktir.
Hayallerin hayatındaki yeri o hayallerin gerçekleşebilmesi Olasılığına
bağlıdır. En üstün anlamda zirveye tırmanmak ister. Kendisine saygısı zaten
vardır ve kim olduğunu bilmektedir. Stratejisi erken gelişim dönemlerinde
yalnız başına zaman geçirmektir. Ardından toplumun var ettiği dünyaya girer.
Tek hedefi vardır. Kendine doğal geleni yapmak. Aldığı toplumsal rolde kendi öz
benliğini ifade edebilmek. Övgüye ve
yergiye kayıtsız kalarak amacında ilerlemek. Soğukkanlılığı ve duygularını
kontrol altına alabilmesi aynı zamanda Oğlak’ın gölgesidir. Kendisiyle ve asıl
duygularıyla bağlantısı kesilirse, kararlılığı duraksarsa, soğukkanlılığı
çarpıtılır. Bu, dışarıda olaylara ve hayatın gelişmelerine duygusal tepkilerin
bastırılması olarak gözlenir. Oğlak buz gibi bir kayaya dönüşür. Bu gidişatın
ilerisinde Oğlak diğer gölgesiyle karşılaşır.Bu da doğal yalnızlığının
yozlaşmasıdır. Yani kimsesizlik. Hâlâ güçlüdür, ama artık kötü duyguları ve
istekleri vardır. Kendi yolunu kaybettiği için başkalarının yolunu saptamaya
çalışır. Güç peşine düşer. Tek amacı otoritesinin alanını genişletmektir.
İçinde bulması gereken saygı ve onayı dışarıda bulmaya çalışır. Kalbinin
isteklerine kulağını tıkar, ait olmadığı bir toplumsal rolün ve sorumlulukların
kurbanı olarak ölür. Öğrenmesi gereken; umutsuzluğa ve hayal kırıklığına
kapılmadan, korku dolu düşünceleri bir tarafa bırakmaktır. Kendine özgü ve özel
olan yolu bulup, bunun için kendine güvenmek, yani kaderini bulup, onu
kabullenmektir.
TERAZİ
Uyum - Terazi’nin hedefi budur.Her sağlıklı
Terazi davranışının altında -bilinçli veya bilinçsiz- sakinleşmek amacı yatar.
Gerilimi atmak, ortayı bulmak, sinirleri yatıştırmak için Terazi adım adım
hedefe doğru harekete geçer. Terazi’nin kaynağı paradoks ve ikileme karşı
yüksek toleransıdır.Tüm bütünlerin birbirini tamamlayan yarımlardan oluştuğunun
bilincinde olmasıdır. Terazi her konunun iki yönünü de tartar. Karşıt
felsefeler, karşıt seçenekler hepsini kabul eder. Ortayı arar ve dengeyi orada
bulur. İlişkiler bu burcun kendisini geliştirdiği alanlardır. Bu alandaki stratejisi
kibarlıktır. Kibarlık bir başkasını nasıl etkilediğimizin algısıyla kısmen
hareketlerimizi ayarlama kabiliyetidir ve Terazi bu hünerle doludur.
Kaynaklarının ve stratejilerinin çarpıtılmasıyla Terazi’nin gölge yönü ortaya
çıkar. Akıl uçsuz bucaksızdır, iki olasılığı barındırabilir. Ancak hayat daha
dar kapsamlıdır. Terazi, günlük hayatta yol ayrımına geldiğinde seçim yapmak
zorunda kalır. İkileme olan hoşgörüsü renksizliğe ve kararsızlığa dönüşebilir.
Nezaket sığ yüzeyselliğe ve gerçek çatışmalarla açıkça yüzleşmemeye doğru
çözülebilir. Terazi ilişkide sahte bir tatlılık, sabır ve uysallık maskesi
altında kendi bireyliğini tamamen bastırma pahasına, mutlu bir uyum görüntüsü
yaratabilir.Kendi gereksinimlerinin izini kaybedecek kadar bir başkasının bakış
açısını anlayıp benimseyebilir.Öğrenmesi gereken; kendi özünden ödün vermeden
kişisel özelliklerinden ödün vermektir.
YAY
Hayatın anlamını keşfetmek - Yay’ın hedefi
budur.Yay’ın düşüncesi hayatımızın görünürdeki tüm gelişigüzelliğinin arkasında
müthiş bir Düzen olduğuna güvenmektir. Bu düzenin anahtarını deneyimle,
araştırmayla, günlük yaşamın akıl köreltici kalıplarını kırmaya istekli olmakla
bulur. Değişik düşünce biçimlerine açık kalma ihtiyacında olan Yay’ın bunun
için seçebileceği yöntemlerden biri yolculuktur. Böylelikle kendisininkinin
dışında kalan kültürlerle gönüllü, açık kalpli ilişkiler geliştirilebilir. Esas
düşüncesi hem iç, hem de dış dünyanın ufuklarını genişletmektir. Yay’ın
stratejisi, hayatı bir serüven gibi, güvence düşünmeden yaşamak ve arkasına
saklanmakta olduğunu fark ettiği her fikir veya görüşü gönüllü olarak bir
kenara bırakmaktır. Bu stratejiler için özgürlük zorunludur. Coşku,
maceracılık, neşeli bir ruh – bunlar Yay’ın kaynaklarıdır. Hemen uyum
sağlayabilir, esnektir, sıkıntılardan kolay kurtulabilir. Bu kaynaklar Yay’ın
aynı zamanda gölge yönünü açığa çıkartırlar.Pembe gözlükleri, hevesleri ve
tedbirsizliği ile bir çok bataklığa körlemesine yürüyebilir. Her şeyi bildiğini
sanmak, kibir, lütufkarlık, aşırı iyimserlik, boyunu aşma ve yanlış
değerlendirme yüzünden Yay bir anda trajedinin burcuna dönüşebilir. Diğer
gölgesi insan ilişkilerinde yaşanan gerçek yakınlıktan kaçınmasında yatar. Bir
göletin yüzeyinde sıçrayarak ilerleyen bir taş gibi yaşamda kayarcasına ilerler
ve ancak o kadar öğrenir.Öğrenmesi gereken; yoğunluğu ve odaklanmayı sağlamak,
öğrendiklerini hazmetmek ve içselleştirmek, ilişkilerinde kendisini ortaya
koymak,arayışın zenginliği ve derinliği için paylaşmaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder